Kayıtlar

Mission: Impossible III (2006)

Resim
Devam filmleri tehlikelidir. Üçüncüler ise "imkansız"... Sinemanın yazılı olmayan bu kuralı pek çok büyük serinin aynı basamakta tökezlemesiyle ortaya çıktı. Lakin söz konusu imkansız görevi başaran işler de var. JJ. Abrams 'ın yönetimindeki Mission: Impossible III , adını kalburüstü üçüncü filmler kulübüne yazdıran bir yapım.  İlk sahneden gerilim dolu bir atmosferin içinde buluyoruz kendimizi ve bu heyecan iyi planlanmış bir hikayeyle finale kadar ayakta tutuluyor. Abrams'ın gedikli senaristleri Alex Kurtzman ve Roberto Orci öyle bir ritm tutturmuş ki ne önceki filmdeki gibi aksiyondan içimiz şişiyor ne de öykünün dramatik kısmı senaryoyu sekteye uğratıyor. Üstelik bu şimdiye kadar izlediğimiz en kişisel Görevimiz Tehlike macerası. Ethan Hunt (Tom Cruise), mesleğiyle özel hayatı arasında debelenip dururken yaşamını cehenneme çevirmek için uğraşan bir kötülüğe karşı mücadele veriyor. Temelde gizli ajan olmanın getirdiği ağır sorumluluğu merkezine alan film

Mission: Impossible II (2000)

Resim
Uzun soluklu serilere bir bütün olarak baktığım zaman en çok ilgimi çeken özellik, yıllar içinde gelişen yeni anlatım dilleri ve seyirci beklentisi doğrultusunda söz konusu eserlerin yaşadığı değişim olmuştur. 60'lardan günümüze kadar uzanan Görevimiz Tehlike'nin, sahip olduğu yenilikçiliği sürdürerek evrimleşmesi de böyle bir durum. Kabaca özetlersek Doğu Bloku ülkelerinde geçen akıl oyunlarıyla dolu görevler, 70'lerin renkli dünyasına ait uyuşturucu kaçakçılarına yönelik operasyonlar ve Soğuk Savaş sonrası ajanların ihanetine karşı verilen aksiyon dolu mücadeleler gibi farklı zamanların tarzını benimsemiş hikayeler izledik şimdiye dek. Benzer şekilde Mission: Impossible II 'nin de kendi anlatısını kuran bir yapım olduğunu söylemek yanlış olmaz. Milenyumun etkisiyle yeni nesil teknoloji her zamankinden daha ön planda. Ve aksiyon dur durak bilmiyor... Bunda yönetmen John Woo 'nun katkısı çok büyük, zira film boyunca Uzak Doğu sinemasının tesiri hissediliyor.

Mission: Impossible (1996)

Resim
Dünyada olduğu gibi ülkemizde de popülerliği olan Mission: Impossible (Görevimiz Tehlike) , izlemek için bir türlü fırsat yaratma becerisi gösteremediğim bir seri olarak kaldı yıllarca. Ama Lalo Schifrin'in akıllardan çıkmayan müziği başta olmak üzere franchise'ın popüler kültürdeki uzantılarından ve ilham verdiği eserlerden ben de nasibimi aldım bu süreçte. "Leverage" en güçlü ilhamı alan işlerden bir tanesiydi. Beş sezon boyunca kendini keyifle seyrettiren bir televizyon dizisi olarak güzel anılar bırakmakla kalmayıp işin kökenine inmem için içimdeki fitili ilk o ateşledi. Mission: Impossible'ın yaratıcısı Bruce Geller'ın esin kaynağına yani 1964 yapımı "Topkapı"ya yöneldim önce. Peter Ustinov, Maximilian Schell ve Melina Mercouri gibi isimlerin yer aldığı İstanbul'da geçen film, renkli hikayesi ve bilhassa yürekleri ağızlara getiren soygun sahnesiyle beğenimi kazandı. Gel zaman git zaman, 1966 - 1973 arası yayınlanan orijinal diziye de

Doğu Ekspresinde Cinayet / Murder on the Orient Express (2017) Eleştirisi

Resim
Ünlü polisiye yazarı Agatha Christie'nin belki de en popüler eseri olan Doğu Ekspresinde Cinayet (Murder on the Orient Express), Sidney Lumet imzalı 1974 yapımı sinema uyarlamasından sonra bir kez daha beyazperdede. Bu kez direksiyonun başında Shakespeare yapımlarının aranan ismi Kenneth Branagh var. Christie romanlarının en önemli özelliği hikayede fazlaca karakterin yer alması ve dedektifin suçluyu açıkladığı ana dek adalet ibresinin bu karakterler üzerinde dönüp durmasıdır. Okuyucu roman boyunca dedektifle birlikte kanıtları inceler ve katilin kim olduğunu bulmak için sürpriz finale kadar debelenir durur. Çünkü herkes şüpheli pozisyonundadır. Bana göre Agatha Christie romanlarının en büyük becerisi tam da burada yatıyor. Daha en baştan katilin hedefimizdeki insanlardan biri olduğunu biliyoruz ve her karaktere aynı mesafede yaklaşıp huzursuzca açığını arıyoruz. Ama buna rağmen en sonunda yine şaşırıyor, dedektifin bu beklenmedik sonuca nasıl vardığını hayranlıkla takip e

Batman and Harley Quinn (2017) Eleştirisi

Resim
Soğuk ve puslu gecede bir devriye aracı bulutların arasında huzursuzca dolaşmaktadır. Aracın geniş camlı kokpitinde oturan iki polis, tekinsiz şehre hakim olan karanlığı izlemektedir. O ana kadar ne önlerindeki monitör beklenmedik bir sinyal yakalamış ne de telsizlerine canlarını sıkacak bir çağrı gelmiştir. Aniden aracın yanından bir şey geçer. Hızlı, şekilsiz ve karanlık... Siluet bulutun içine girip kaybolurken genç polisin ne gördüğü hakkında en ufak bir fikri yoktur. Gözlerini takılı kaldığı buluttan çekip yanındakine dönmek için çabalarken ağzından bunlar dökülür. " Şunu gördün mü?! " İlk yayınlandığı zamandan bu yana Batman: The Animated Series 'in fethetmediği gönül kalmadı desek yanlış olmaz. İzleyen her çocuğu büyülediği gibi yetişkin seyirciyi de avucunun içine alan çizgi dizi yıllar içinde bir fenomene hatta efsaneye dönüştü. 2006'ya geldiğimizde ise Justice League Unlimited'ın final yapmasıyla bu güzeller güzeli evrene veda ettik. Aradan

DC Filmleri İçin Bestelenen En İyi 15 Şarkı!

Resim
Geçen yaz Suicide Squad'ın soundtrack albümü büyük hit olmuş, oldukça yüksek satış rakamlarına ulaşmıştı. Şarkıların popülerliğini Grammy adaylıklarının da takip etmesi Warner Bros.'u belli ki mutlu etmiş. Zira içeriği geçen hafta açıklanan Wonder Woman soundtrack albümünde  Sia 'ya ait olduğu belirtilen ve yakın zamanda yayınlanması beklenen " To Be Human " isimli yepyeni bir parça mevcut. Görünen o ki WB, Tim Burton ve Joel Schumacher'ın Batman serisindeki gibi istikrarlı olarak ünlü sanatçılara DC yapımları için yeniden şarkı yaptırmaya başladı. Kişisel olarak müzik piyasasında ses getiren isimlerin sinema filmlerine özel bir şeyler hazırlamasını çok keyifli buluyorum. Ortaya birbirinden kaliteli işler çıkıyor çünkü. Hem filmi bambaşka bir seviyeye çekiyorlar hem de gerçekten sevildikleri takdirde popüler kültüre büyük katkıda bulunup ölümsüz oluyorlar. James Bond serisine baktığımız zaman bunun en iyi örneklerini görüyoruz. Matt Monro'dan Shirley

DC'nin Dijital Platformu: Yeni Bir Çağ mı Başlıyor?

Resim
Telekomünikasyon devi  AT&T 'nin, Time Warner'ı ve alt kuruluşlarını satın almasıyla birlikte DC Comics'in bundan ne ölçüde etkileneceği büyük merak konusuydu. Görünüşe göre 85 milyar dolarlık bu pahalı alımın etkileri yavaştan ortaya çıkıyor. Büyük medya şirketlerinin, belli bir ücret karşılığında yeni filmleri izleyicilerin evlerine kiralamayı planladığı çeşitli tartışmalı projeler üzerinde çalıştığını duymuşsunuzdur. Warner Bros CEO'su  Kevin Tsujihara 'nın da bir süredir böyle bir proje üzerinde durduğu biliniyordu. İşin televizyon ayağında ise geçtiğimiz günlerde önemli bir gelişme yaşandı. DC'nin yeni dijital platformunun ve bu platformda yayınlayacağı Young Justice ve Titans dizilerinin haberleri geldi . Warner Bros. Digital Networks Group'un geliştirdiği bu yeni platform nasıl olur, gerçekten ihtiyacımız olan bir şey mi ya da nasıl ayakta durur?  Netflix'in yarattığı kalite ve akabinde gelen popülerlik bugün yeni bir televizyon izlem